KEKLİK
YETİŞTİRİCİLİĞİ
Resim
1:Doğada keklik
1.Genel
bilgiler ve özellikleri
Eti ve yumurtası için
beslenen kekliklerin eti çok lezzetli ve yağ oranı düşüktür. ABD, Fransa, İspanya, Macaristan, Slovakya ve Çek
Cumhuriyet gibi birçok ülkede keklik üretilmekte ve bu üretilen
hayvanlar özel avlaklarda avlandırılmaktadır
Ülkemizde
de kurulmuş olan bazı özel avlaklar ile Çevre ve Orman Bakanlığı bünyesindeki Karaman, Kahramanmaraş Kapıçam,
Yozgat, Gaziantep ve Afyonkarahisar Şuhut’ta keklik yetiştirildiği
yapıldığı bilinmektedir.
Yurdumuzda
keklik yetiştiriciliği;
1-Eti ve yumurtası için,
2-Yetiştirilip doğaya veya avlaklara
bırakılması için,
3-Hobi olarak yapılmaktadır.
|
|
Resim-2:
Üretilen kekliklerin doğaya salınması
Yurdumuzda
Kınalı keklik, Gül keklik, Kum kekliği ve Taş kekliği gibi çeşitleri
bulunmaktadır.
Türkiye’de
en yaygın olarak kınalı keklik bulunmaktadır. Ergin erkek kekliklerin
ağırlıkları yaklaşık 550-650 gram olup, ergin dişiler erkeklerden %10 daha hafiftir.
Erkek ve dişiler aynı tüy rengine sahip olup, dış görünüşüne bakarak dişi -
erkek ayrımı olgunlaşma döneminde mahmuzlarına bakılarak yapılır. Erkeklerin
mahmuzları dişilerinkinden daha büyüktür. Mahmuzlara bakılarak cinsiyet tayini
yapılabileceği gibi, kesin cinsiyet ayrımı kloakaya bakılarak da yapılabilir.
Keklik
dolgun vücut yapılı, kısa kuyruklu, yuvarlak kanatlı ve gagaları yem almaya
uygun şekilde olup bıldırcından daha iri, sülünden daha küçüktür. Kınalı
kekliklerin alnında başlayan karakteristik siyah bant şeklindeki çizgi gözlere
ve oradan boynun alt kısımlarına kadar iner. Olgun yaştaki kekliklerin göğüs,
sırt, ve kanatları kül grisi renkte olup, yanda çubuk şeklinde siyah çizgiler
vardır. Gaga, ayak ve bacaklar kırmızı renkte olup, kınalı keklikler isimlerini
bu renklerden almışlardır.
Mart ve Haziran ayları arasında günde
bir adet yumurta yapar. Yumurtası 15 gram ağırlığındadır. Yumurtlama yaz
ortasına kadar uzatılmak istenilirse aydınlatma saati artırılabilir.
Damızlık seçilecek keklikler sağlıklı
gaga, tırnak,ve ayakları düzgün, kilosu tam olmalıdır. Kekliklerin nesillerinin
tükenmemesini sağlamak ve sayılarını artırmak için avlanmanın bilinçli bir
şekilde yaptırılması ve keklik yetiştiriciliğine de önem verilmesi
gerekmektedir
Daha önceleri tabiatta keklikler sürüler halinde
bulunurken, bugün yaban hayatta sayıları çok azalmıştır. Bilinçsiz avlanma ve
tarımda verimi artırmak için kullanılan kimyasallar nedeniyle tabii dengenin
bozulması sonucu keklik sayısı azalmış ve bunun sonucu olarak avcılar avlayacak
keklik bulamaz hale gelmiştir.
Resim 3:Izgara sisteminde keklik
yetiştiriciliği.
2.
Barınakları
Keklik yetiştiriciliği kümeste yer veya
ızgara sisteminde yapılabildiği gibi, kafes sisteminde de yapılabilir. Evcil
yaşamda keklikleri barındırmak için bazı noktalara özen göstermek gerekir. İlk
3 hafta keklikler talaş serilmiş yer bölmelerinde veya kafeslerde
barındırılabilir. Bir kafeste 45-50 keklik barındırılabilmektedir. Yerde
büyütmede ise ilk gün 5-6 m² bölmelerde 30-33 yavru barındırılabilmektedir. 3-7
haftalar arasında ise talaş üzerinde büyütme yerine ızgara tabanlı ya da kum
serilmiş bölmelerde barındırılmalıdır. Yerleşim sıklığı, m2’ye 5-7 keklik
gelecek şekilde olmalıdır. Tel örgü aralıkları da 1 cm’den fazla olmamalıdır
Keklikler
büyük sürüler halinde de yetiştirilebilir. Doğada keklikler çiftler halinde
yaşamalarına rağmen evcil ortamlarda 3 dişi 1 erkek veya 4 dişi 1 erkek olarak
guruplar halinde üretimler yapılmakta ve üretim başarılı olmaktadır
Keklik kafesleri aynı zamanda üretim
kafesi olarak kullanılabilir. Salmalarda ise ölçülere göre 8 dişi 2 erkek veya
16 dişi 4 erkek v.b sayılarda keklik konulabilir.
Dışarıdan kemirgen veya
kuş giremeyeceği şekilde yapılmalıdır kuşlar ve kemirgenler hem hastalık
getirir, hem de keklik yumurtaları küçük olduğu için fareler kolayca
yumurtaları taşıyabilirler.
Tilki, kedi, köpek ve sansar gibi hayvanlar kekliklerin en büyük düşmanlarıdır.
Bu gibi hayvanlardan ve karga, serçe gibi kuşlardan korumak için kümes ve
kafeslerin etrafı ince tellerle çevrilmelidir.
Kümes tabanları ise
bahçede kum, kapalı kısımda ise betonun üstüne kaba talaş, sap saman serilmesi tercih edilebilir.
Resim
4:Kafeste keklik yetiştiriciliği.
3.
Kuluçka
En iyi döllülük oranı daha
küçük gruplarda elde edilir. Damızlık sürü seçimi kış sonunda yapılmalıdır.
Çiftleşme mevsiminde erkekler yanlarına başka erkek kabul etmek istemezler ve
aralarında dövüşürler. Bunun için birden fazla erkekli kafeslerde çiftleşme
mevsimi başlamadan önce erkekler konulmalıdır (Aralık-Ocak ayları). Dişi
keklikler Mart veya Nisan aylarında yumurtlamaya başlarlar ve yaz ortalarına
kadar devam ederler. İyi bir bakım ile yumurtlama süresi ağustos ayına kadar
uzatılabilir. Yumurtlama süresi günlük 16 saat ışıklandırma ile uzatılabilir.
Dişi keklikler 4 aylık iken yumurtlamaya başlar. Her dişi sezonda 30-50 yumurta
yumurtlayabilir. Kafeste beslenen keklikler salma ve doğadaki kekliklere göre
daha çok yumurtladığı görülmüştür(40 ile 65 adet arası).
Keklikler genel olarak,
kendi yumurtaları üzerine yatmaz, bundan dolayı yumurtaların toplanıp bir
kuluçka makinesine konulması gerekir. Yumurtalar kuluçka makinesine konarak
üretim yapılır. Ancak çiftleşmeden 2-3 hafta sonra toplanan yumurtalar kuluçka
makinesine konursa çıkan civciv sayısı yüksek olur.
Resim
5:Yumurtadan çıkan keklikler.
Kuluçka makinesine konacak
keklik yumurtaları ısısı 15 derece olan odada 7-10 gün arasında depolanabilir. Daha
fazla depolanması çıkış randımanını düşürmektedir. Kuluçka makinesinin sıcaklık
ve rutubet değerleri aşağıda verilmiştir.
Gelişim dönemi sıcaklığı (ilk 21 gün)
37,5 c
Gelişim dönemi rutubeti(ilk 21 gün)
%60
Çıkış dönemi sıcaklığı (son 3 gün) 36,5
Çıkış dönemi rutubeti (son 3 gün) %70
olmalıdır.
Kuluçka makinesinde, ısı
ve rutubet değerlerinin yanında yumurtaların
çevrilmeside önem taşımaktadır. Kuluçkada keklik yumurtaları günde en az 4
sefer çevrilmelidir. Çevirme işlemi bazı kuluçka makinelerinde otomatik olarak
yapılır.
Keklikte kuluçka süresi 24
gündür. Dezenfekte edilerek makineye konulan yumurtalar gelişim kısmında 21 gün
kalırlar. Gelişim döneminin yani 21 günün sonunda yumurtalar lamba ile kontrol
edilip bozuk ve dölsüz yumurtalar ayıklanır. Döllü olanları kuluçkanın çıkış
kısmına konur ve bu kısımda çevirme yapılmaz. Yumurtalar çıkış kısmında 3 gün
kalırlar. Keklik yumurtalarında civciv çıkma oranı yüzde 90 gibi yüksek bir
değerdedir.
Resim 6:Keklik civcivleri.
4. Bakım ve Beslenme
Civcivler tabanı ayaklarına zarar vermeyecek ince
tellerle kaplı ana makinelerde ya da yerde bakım ve beslenmeleri yapılır. Ana
makinenin ısısı ilk günler 32 -33 0 C derece olmalı ve her hafta 3 0C
derece azaltarak 21-22 0C dereceye kadar indirmeli ve bu derecenin
altına düşmemelidir. Bu dönemde kekliklere % 28-29 ham proteinli sanayi yemi,
olmaması halinde hindi yemi verilir. Ergin döneminde ise(kesim dönemine kadar)
% 22-23 ham proteinli sanayi yemi verilebilir.
Resim 6:Kınalı keklik.
Yumurtaların
günde en az 2 kez toplanmalıdır. Çünkü entansif şartlarda yetiştirilen
kekliklerde, yumurtaları kırmaya yönelik davranışlara sık rastlanır. Keklikler kanibalizme meyillidir, bu
yüzden aşırı kalabalık büyütülmemelidir. Hayvanların birbirlerini
gagalamamaları için gagaları kesilmeli, ışık azaltılmalı ve yeşil ot
verilmelidir. İlk 10 hafta içinde her 100 civciv için 1m. uzunlukta bir yemlik
ve sürekli su bulundurulmalı ve suluklar derin olmamalıdır.
Bir
keklik haftada 300 gram yem tüketir. 18 haftalık oluncaya kadar civciv dönemi
dahil 3600-3800 gram yem tüketir ve bu süre sonunda ağırlığı 550-600 grama
ulaşır.
Kafeste yapılacak yetiştiricilikte,
kekliklerin rüzgarda ve direk güneş ışığı altında kalmaması sağlanmalıdır. Kafesin taban kısmının tel veya ızgara olması
tercih edilir. Bu şekilde hayvanın dışkısı ile teması kesilerek hastalık
riskinin en aza indirilmesi sağlanabilir.
Kekliklerin beslenmesinde
kullanılan yemler aşağıda verilmiştir.
0-7 Gün etlik civciv başlangıç yemi
7-14 gün etlik civciv yemi
14-70 gün etlik piliç yemi
71- gün piliç geliştirme ve karma
yemler
Yumurtlama dönemi - damızlık yumurta
yemi.
SON YORUMLAR